Sofrada salata eksik olduğunda yediğimden bir şey anlamam. Hiç üşenmem yıkar, küçük parçalara ayırır, leziz sosunu dökerim. Kimi zaman kırmızı lahananın moruna -kulakların çınlasın Ceyda - marulun yeşili, havucun oranj rengi eşlik eder. Ne güzel değil mi? Elimizin altında pek çok renk var ve istediğimiz resmi yapabiliyoruz.

Resim diyince aklıma salatayı sanat eserine dönüştüren Amasralılar geldi. Bildiğim kadarıyla en az 20 çeşitten yapıyorlar. Malzemelerin kullanım sırası, dizilişi, hazırlanış ölçüsü, ilginç şekilli havuç ve turplar, onları farklı kılan özelliklerinden sadece bir bölümü. Amasra’da her balık lokantasında balık gelene kadar yemeğe salata ile başlanırmış. Henüz Amasra’ya gidemedim, ancak eminim balık gelene kadar salatayı bitiririm ve ikincisini sipariş ederim. Bu konudaki potansiyelim şaşırtıcı olabilir.

Şimdi konumuz, Suriye ve Lübnan’ın dünyaca ünlü salatası Tabboule. Kısıra göre daha az bulgurlu ve bol yeşillikli bir salata. Bu versiyonu ilk kez yedim ve bayıldım. Tarifi “%100 Salata” kitabından aldım.

Malzemeler (4 kişilik):
1 demet maydanoz,
1 demet taze nane,
1 demet roka,
1 adet küçük kırmızı soğan,
1 adet olgun domates,
4 yemek kaşığı ince köftelik bulgur,
6 yemek kaşığı sızma zeytinyağı,
4 yemek kaşığı limon suyu,
Tuz

Yapılışı:
Maydanozu, naneyi ve rokayı ayrı ayrı bol suyla yıkayın. Fazla sularını bir mutfak havlusuyla alın veya salata kurutucudan geçirin. Bütün malzemeyi ince ince kıyın. Olgun domatesi soyup çekirdeklerini çıkarın ve küçük küçük doğrayın. Kırmızı soğanı da aynı şekilde küçük küpler haline getirin. Tüm malzemeyi geniş bir kapta harmanlayın.

Bulguru bir kaba alın. Üzerine limon suyu, zeytinyağı ve tuzu ekleyin, karıştırıp 5 dakika beklemeye alın. Süre sonunda diğer malzemeler ile iyice karıştırın. Fazla bekletmeden servis edin. Eğer salatayı hemen yemeyecekseniz tuzunu servis sırasında ekleyin.