-
İzleyiciler
-
Kategoriler
Aylık arşiv: Mart 2011
Korkuluklar, Kuzguncuk Bostanı İçin Görev Başında!
İstanbul’daki ilk yıllarımdan birinde, Üsküdar sahilinden Beykoz’a doğru ilerlerken Perihan Abla ve Ekmek Teknesi dizilerinin çekildiği Kuzguncuk ve Süper Baba’nın Çengelköy’ünden de geçmiştik. İçimden bu semtlerden birinde oturmayı dilemiştim. Çok yıl sonra Kuzguncuk’ta teraslı, şirin bir apartman dairesinde tam 6 yıl yaşadım. Mahalle şevkatiyle … Okumaya devam et
Aşkla Karın Doymuyor
Bir restoranın mutfağında alevlenen aşktan söz edeceğim size. Şef Kate ve Nick, gönüllü yamakları Zoe’nin çöpçatanlığıyla kendilerini romantik bir ilişki içinde buluyorlar. Eh aşk karın doyurmuyor tabii. Film boyunca birbirinden lezzetli yemekler ve şık sunumlar geçiyor gözümüzün önünden. “No Reservation”ın adı … Okumaya devam et
Asortik, Beyaz Perdede Pişer Bize de Düşer kategorisine gönderildi Aşk Tarifi, No Reservation, Şeker, Şeker Kafes, Süslü Yemek, Yemekli Film ile etiketlendi 7 yorum
Bir Varmış Bir Yokmuş
Birleşik Devletler’e yerleşen Doğu Avrupalı, İskandinav ve İngiliz göçmenlerinin en büyük katkısı kurabiye yapma geleneğini getirmiş olmaları. Kurabiye terimi ilk defa Birleşik Devletler’de, Hollanda kolonileri kendi koekje’lerini (küçük kekler) New York’a getirdiğinde kullanıldı. Bu dönemde, daha güvenilir yemek pişirilen odun ateşi … Okumaya devam et
Güne Geldik kategorisine gönderildi Çikolata, Çikolatalı Kurabiye, Kurabiye, Yulaf, Yulaflı Kurabiye ile etiketlendi 13 yorum
Menü, Tek Tabakta Biraraya Geldi
Makarna tutkunu biri olarak sizinle evimizin müstesna lezzetlerini paylaşmayı ihmal etmişim. Meğer kıymalı makarna tarifimi hala vermemişim. Bilmem tarifi uygulayınca beni affeder misiniz? Kıyma, sebze ve makarnayı bir araya getirdiğinden bu tarifin, menüyü tek tabakta biraraya getirdiğini düşünürüm. Malzemeler: 250 gr … Okumaya devam et
Halı Saha, Makarna Şişmanlatmaz kategorisine gönderildi Kıyma, Kıymalı Makarna, Makarna ile etiketlendi 6 yorum
Gülümsemek İçin Aklınıza Ne Getirirsiniz?
Kimilerimiz için ne de zordur poz vermek. Ağzımızı açıp dişlerimizi gösterelim mi, yan mı duralım, ellerimizi nereye koyalım? Sorunu komplike bir hale getirirken biri çıkıp imdadımıza yetişir, hep beraber “cheeseeeee” derken buluruz kendimizi. ”Peynir” anlamlarına gelen İngilizce’de “cheese” ve Çekçe’de … Okumaya devam et